Ali Poyrazoğlu… MESLEKTAŞLARINDAN BÜYÜK SUÇLAMA; “SAYGISIZ!”

Ali Poyrazoğlu… MESLEKTAŞLARINDAN BÜYÜK SUÇLAMA; “SAYGISIZ!”

19 Nisan ünlü oyuncu Bülent Kayabaş'ın ölüm yıldönümüydü… Sinemacıların ve tiyatrocuların müdavim mekanı Çiçek Bar'da dönemin Bülent Kayabaş’ı tanıyan dostlarının çoğu toplandı. İşte ne olduysa o gece oldu...

Umut Demirdelen, Anta Toros, Oya İnci, Rutkay Aziz ve Ali Poyrazoğlu gibi tiyatro kökenli oyuncuların dışında eski Türk filmlerinin unutulmaz birçok ismi de oradaydı.

Mekan işletmecileri tarafından anma etkinliği saat 18.00 de başlayıp 21.00 de sona erdirilmesi planlanmıştı…

Bu anma gecesinde her perşembe günü “Meyhanede 1899” adlı oyunlarını Çiçek Bar’da sergileyen Oda Tiyatrosu'da 18 de başlayan 21’de bitmesi planlanan anmanın sonunda 21:30 da Bülent Kayabaş'ın sevdiği parçaları da saz repertuarlarına alarak oyunlarına başladılar.

Oyun öncesi arka kısımda oturan masaları gezen genç bir oda tiyatrosu oyuncusu olan Öykü Yiğit; az sonra oyunun başlayacağını isterlerse ön kısımlara geçebileceklerini söyleyince çoğu masadaki sanatçılar bulundukları yerlerden izleyeceklerini söylediler.

Ve oyun başladı.

Fakat sahnedeki oyuncular ve ön kısmı tıklım tıklım dolduran izleyiciler bir süre sonra şaşkınlık içinde kaldılar.

Çünkü Ali Poyrazoğlu sahneye sırtını dönmüş kendi masasında yüksek sesle konuşuyor ve sesli olarsak gülüyordu. Hatta bir ara arkasını dönüp ”Bu ne yahu, bunlar da oyuncu mu?” demesi bir çok kişiyi hayal kırıklığına uğrattı. Buna ve masanın yaptığı gürültüye rağmen oyun tek perde olarak oynanarak zar-zor sona erdi…

meyhanede-001.jpg

Oyun bitince Oda Tiyatrosu’nun sahibi, oyunun oyuncusu ve yönetmeni olan Kaan Erkam şu açıklamayı yaptı;

“-Bu akşam Bülent Kayabaş'ı anmak için toplandık. Tanık tanımadık duayen oyuncular da buradaydı. Kabare olarak sergilediğimiz “Meyhanede” oyunu masalara önceden gidip “Az sonra oyun başlayacak sevgili sanatçı ağabeylerimiz ve ablalarımız isterseniz öne gelebilirsiniz” dememizle başladı. On kısımda oyun izlemeye gelmiş olan kalabalık bir kitle ve sahnede biz; arka taraftakilerin gürültüsünü bastırmak için çok yorulduk. Eskisi ve yenisi ile oyuncularımız, saz ekibimiz şaşkınlık içindeydi çünkü en başta Ali Poyrazoğlu bağıra çağıra kahkahalarla konuşmaktaydı.

Yanlış anlamayın; sahibi olup işlettiği “Yeşil Kabare” zamanlarında konuşan seyirciyi yerin dibine batıran hocamızdan önemli bir oyuncudan bahsediyoruz!..

İşin asıl üzücü tarafı Bülent Kayabaş’ı anmak için buluşulmuş ve onlardan kimsenin bu gece hakkında konuşmamış olmasıydı. Bir tanesi de çıkıp konuşma yapmadı. Biz sahneden andık sadece -ki kendisiyle hiç tanışmamıştık.
Şimdi diyeceğim şu ki çok öfkeliyim. Ali Poyrazoğlu abimiz (porno günlerini unutup-ayıp olmazsa abimiz diyeceğim) Bir ara ben sahneden laf sokunca ön masalardan birine yaklaşıp kim dolu bakışlarla sahneye baktı ve yerine döndü. Aslında sanırım kızmadım. Bizim onunla ne madden ne de ün olarak yarışacak durumumuz yok. Oyunlarını sessizce ve eğlenerek izlemişliğimiz var. Ama yeni öğrencilerim ve öndeki izleyiciler adına diyorum ki-Bir barda kabare bile olsa-izlemesen de az küçük harfle konuşulur çünkü sahnedeki senin meslektaşındır.
Sanat adına çok üzgünüz.”

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum